Meyveler, Şekerleri ve Abur Cuburlar 🍒
- Hande Didar
- 15 Kas 2020
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 18 Kas 2020
Diyetlerin büyük parçası olan meyvelerin hakkında ne kadar biliyoruz? Meyve şekerlerinin sağlığımıza etkisi ne derecede önemlidir? Meyve şekerlerinin farklı kullanımları ne gibi sorunlara yol açmaktadır?
Meyvelerin içerisinde bulunan ve meyve şekeri adının verdiğimiz "fruktoz", unlu mamüllerde veya çaylarımızı tatlandırması için kullanılan şekerler (glikoz) ve süt içerisinde bulunan "galaktoz" ile aynı ailedendir ve "karbonhidrat" olarak adlandırılır. Fruktoz, vücut içerisinde sindirim sistemi boyunca, diğer şekerlere oranla yarı yarıya daha yavaş emilir ve kana karışır. Bu sebeple ara öğünlerde, özellikle beynimizin çalışması ve geri kalan bütün hayati fonksiyonlarımızın en büyük ihtiyacı olan şekerin karşılanması, aynı zamanda bağışıklık sistemimiz ve vücudumuzun korunması için gereken vitamin ve minerallerin kaynağı olması için meyveler önerilmektedir. Bu sebeple meyveler, sağlıklığımızı korumada önemli rol oynamaktadır.
Fakat günümüzde meyve ve sebzelerden üretilen ve abur cuburlarımızda yaygın olarak kullanılan fruktoz şurupları, genel olarak mısırdan üretilmekte ve birçok atıştırmalık gıda içerisinde kullanılmaktadır. Bu şuruplar meyve ve sebzelere uygulanan çeşitli işlemler sonucunda suya geçirilir ve daha sonra suyun buharlaştırılmasıyla yoğun şeker konsantrasyonu içeren şuruba dönüştürülür. Bu şuruplar oldukça düşük maliyetlidir ve atıştırmalık gıdalar içerisinde tatlandırıcı görevi görmektedir. Atıştırmalık gıdalar hayatımızın büyük bir bölümünde yer almakta ve içerdiği fruktoz şurubundan kaynaklı olarak insanlarda aşırı fruktoz alımı gözlemlenmektedir. Fruktoz, tüketildiğinde diğer karbonhidrat türleri gibi tokluk ve doyma hissi oluşturmaz. Bu sebeple abur cubur gıdalar günlük olarak özellikle çocuk yaşlarda daha fazla tüketilmektedir. Bu sebeple normalde yetişkinlikte görülen bazı metabolik hastalıkların, çocuk yaşlarda görülme sıklığı artmaktadır.
Vücudumuzun içerisinde kendisine ait şeker düzenleme mekanizması bulunmaktadır. Birçok kişinin artık aşina olduğu insülin hormonu, kan içerisindeki şeker miktarının kontrol edilmesinden sorumludur ve böylelikle bütün organlarımızın ve özellikle beynimizin ihtiyaç duyduğu şeker miktarının karşılanmasına yardımcı olur. Abur cubur gıdalar içerisinde fazla miktarda bulunan fruktoz, vücuda alındığında diğer şekerler gibi direkt kana karışır, fakat insülinin kontrol mekanizmasına girmez. Bu sebeple vücudumuza aldığımız tüm fruktoz, kanımızda serbest bir şekilde dolaşır. Kontrolü sağlanamayan fruktoz, organlara ulaştığında ise enerji elde etmek için sindirilir ve açığa çıkan yağ asitleri gibi farklı bileşikler vücudumuza çeşitli zararlar verebilmekte ve damar tıkanıklığı, obezite ve şeker hastalığı gibi çeşitli hastalıklara neden olabilmektedir. Bu sebeple vücudumuza aldığımız fruktozu kontrol etmeli ve aşırı abur cubur tüketiminden kaçınmalıyız.
Korkmaz, A. (2008). Fruktoz; Kronik hastalıklar için gizli bir tehdit. TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni, 7(4), 343-346.
Arslan, S., & Şanlıer, N. (2016). Fruktoz ve sağlık. Mersin Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 9(3), 150-158.
Emeğinize sağlık. Çok aydınlatıcı bir makaleydi. Başarılarınızın devamını dilerim.
Güzel aydınlatıcı bilgi için teşekürler. İnşaallah kalemin ve bilgin sağlık ve şifa dağıtır. Yolun açık olsun